Günaydın...
Hava karardı, yağmur atıyor, şimşek çakıyor.
Bugün hava böyle sanırım sonbahar artık gelmek istiyor :)
Okuma şenliği için biten bir kitap daha.
Gün içinde bir kitap daha var onu da paylaşacağım sizlerle.
Bu kitabı sanırım geçen yıl D&R dan almıştım. İndirim kitapları arasındaydı.
İsmi hoşuma gitmişti ama kim yazmış falan bilmiom.
Bir de baktım ki bizim Don Kişot'un yazarı yazmış.
Eski kitapları severek okumak sanırım başka bir şey .
Diyalog ağırlıklı kitaplar bunlar.
Yani beni az sıktı diyebilirim.
Şu ana kadar okuduğum klasikler yada eski kitaplarda en beğendiğim sanırım SEFİLLER idi.
Umarım tek kalmaz :(
Çingene Kız
Miguel De Cervantes
Özgur Yayınları
118 sayfa
Çingeneler İspanya'ya Fransa üzerinden geldiler, dönem ise XV. yüz yıldır. Yukarıdaki kayıt ta bunu gösteriyor. 4 Mart 1499 tarihli Katolik Krallığının bir belgesinde ise “Mısırdan gelenler,” olarak geçmektedirler. Ancak devamı ilginç; “nereye gidecekleri de belirsiz” denir. Çingeneler hakkındaki Kraliyet kayıtlarındaki seyir aynen İspanyol folkloru ve sanatında da görülür. Önce sempati söz konusudur; “tocadillas” denilen neşeli türkülerde geçerler, Fernando Rojas'ın “La Celestina” (1499) adlı oyununda görünürler, ardından Gil Vicente, Diego de Neguernela, Lope de Rueda ve Juan de Timoneta'nın oyunlarında. Bunlar hep Cervantes'in yazarlığının öncesindeki kültüre ait olaylardır. Özellikle Novelas Ejemplares'in yazıldığı dönemde -II. Felipe dönemi- işler, deyim yerindeyse tersine döner. O dönemin oyunlarında Çingeneler kötü karakterler olarak yer alırlar.
Büyük sözlükçü Sebastian de Covarrubius Orozco, Tesoro de la lengua castellana o espanola (Basım, 1611 Madrid) adlı eserinde o.nları “Meskûn mahallerde çalma çırpma ve kırlarda yağmalama işinin elebaşı ve şefleri olan sefil ayaktakımı” diye niteler. Cervantes'e kadar da bu böyle gider. Cervantes her ne kadar Çingeneleri hırsızlık sanatının ustaları olarak nitelese de onlara içten bir sevecenlikle yaklaşır. Onları hakikatli ve doğal bulmaktadır. “Çingene Kızı”ndaki üslubu da gerçekçi ve doğaldır. Okuyacağınız eserde Preciosa ve Andres'in aşkı anlatılmakta. O, 1612 yılının ortalarında tarihin kaydettiği en büyük sanatçılar arasında yer alan Miguel de Cervantes Saavedra tarafından dünya kitaplığına roman aşkıyla armağan edildi.
Büyük sözlükçü Sebastian de Covarrubius Orozco, Tesoro de la lengua castellana o espanola (Basım, 1611 Madrid) adlı eserinde o.nları “Meskûn mahallerde çalma çırpma ve kırlarda yağmalama işinin elebaşı ve şefleri olan sefil ayaktakımı” diye niteler. Cervantes'e kadar da bu böyle gider. Cervantes her ne kadar Çingeneleri hırsızlık sanatının ustaları olarak nitelese de onlara içten bir sevecenlikle yaklaşır. Onları hakikatli ve doğal bulmaktadır. “Çingene Kızı”ndaki üslubu da gerçekçi ve doğaldır. Okuyacağınız eserde Preciosa ve Andres'in aşkı anlatılmakta. O, 1612 yılının ortalarında tarihin kaydettiği en büyük sanatçılar arasında yer alan Miguel de Cervantes Saavedra tarafından dünya kitaplığına roman aşkıyla armağan edildi.
Çingene kültürü hep merak uyandırır ama hep de korkutur beni. Galiba çocuk kaçırma hikayeleri falan kafamıza yerleşmiş. Eğri oturup doğru konuşmak gerekirse fazla rahat insanlardan hep çekinirim. E bunların tamamı da Kibariye değil ki, şeker kadın valla :) Gerçi kendisini özellikle açıp dinlemem, tarzımız ayrı. Ama bu onun özelliklerini takdir etmeme engel değil: Allah acayip bir ses, acayip bir kulak vermiş, müthiş. Bir de eğitildiğini düşünsene!
YanıtlaSilmerhaba :) bloğunu takipteyim kendi sayfamda blog yazarlarına özel bir hediye veriyorum. Blog tasarımı , header şablon kişiye özel tasarlıyorum. Katılmak istersen
YanıtlaSilhttp://www.ssdesignbutik.com/2014/09/blog-tasarimi-hediye.html
Sevgiler.
hoş bir kitap olmalı,sayende listem oldukça kabardı :)
YanıtlaSilçok uzun yıllar önce okumuştum .şimdi olsa bende sıkılırdım eh kitap modası yada anlayışıda değişti :)
YanıtlaSil